03-07-2020 Recai ŞEYHOĞLU

 

Sanırım, aklıma gelenleri İ.A. Bey’in anlayacağı şekilde dile getirmiştim.

 

İ.A. Beyin  bir saat sonra verdiği yanıt, ‘’  Bu hafta yoğunluğumuz var. Önümüzdeki hafta  bir araya gelip kesinleştirelim hocam. Görüşemedikçe sorun varmış gibi algılanabiliyor.’’

Kim öyle algılıyor acaba? İster istemez merak ediyor insan o sorun varmış gibi algılayan kişinin kim olduğunu…

Başkan Utku Gümrükçü, benim öğretmen arkadaşımın oğlu. Sevdiğim biri. O mu yanlış algılayacak ? Ya da kimmiş o?

Kitapları, rafları veren biziz. Etnoğrafik eşyaları, objeleri veren biziz. Pırıl pırıl bir müzeyi veren biziz.

 Keyfi kaçırılan  dabiziz!

Bir bağışçıdan 4 bin kitap daha bağışlanmış. İşin ilk başında Milli Kütüphaneden binlerce kitap gelecek deniyordu. Vakıf Başkanı da 10 bin kitap bağışlayacakmış.

Madem kio kadar çok kitap bağışlayanınız var, verin o zaman bizim emanetlerimizi biz de yolumuza devam edelim diyesi geliyor insanın.

‘’ Bu kütüphaneyi kurtaralım. ‘’ demiş, bir açık vermişim ya…

‘’ Orta yolu bulur, biz sizi üzmeyiz. ‘’ demişiz ya…

Şimdi o sözlerim nedeniyle acı çekiyorum.

Oysa,Tepeköy Kültür Merkezi yazılı dev tabelamız için ‘’ Biz bu büyüklükte bir tabela yaptırmayız hocam. ‘’  denildiğinde ve plaketlerin gerçekten çokluğunun azaltılması konusunda  dillendirmiştim ben o sözü.

Edebiyat Tarihi Kütüphanesi konusunda ne diye düşünce değişikliğimiz olsundu ki… Bunun açıklanabilir bir mantığı var mı ?

Tabii ki aydınlanma evinin ve kütüphanenin adı değiştirilemez…

Aziz Nesin adından vazgeçtiğimizi zaten söylemiştik  işinbaşında.

 

Sinirlerimin çok sağlam olduğunu söylersem herhalde yanılmış olmam.

Bizim kitaplarımızın herbiriseçme  ve yeni idi. Acaba Milli Kütüphanenin bağışlayacağı kitaplar nasıldı? Bunu bilmiyordum. Oradan gelen kitapların bizimkilerle karıştırılmamasını rica ettim. Çünkü biz Tepeköy’ü düzenlerken çok titizlikle üzerinde durmuştuk bu konunun. Liseliler, üniversiteliler edebiyat tarihimizle ilgili her kitabı bulabilsinlerdi bu kütüphanede.

Milli Kütüphaneden neler geleceğini bilmiyorduk. Belki de binlerce test kitabı ve ders kitabı gönderecekler. Bildiğimiz yok ki… Bizim kitaplarla karışırsa kütüphanemizin niteliğine gölge düşmez mi?

Ekim ayı ortalarında Hidayet Karakuş, Fakir Baykurt’la ilgili bir söyleşi için Çiğli Belediyesindeydi. Kendisinden  telefonlaricada bulundum: ‘’ Kütüphane ve aydınlanma evi açılışı ne zaman, öğreniverir misiniz? ‘’

 Kültür Müdürü Nail Çetin, ‘’ Bir ay sonra açacağız. ‘’ demiş Hidayet Hocama. Sevinmiştim.

 

13 Kasım’da bir arkadaşımla Çiğli Belediyesi Kültür Müdürünü ziyarete  gittik.  Kültür Müdürü Nail Çetin, yıllar öncesinden Bergama’dan tanıdığım, kardeşim derecesinde  sevdiğimbir dostum. Karşıyaka Belediyesi Kültür Müdürlüğünden gelmişti buraya.  Yeni seçilen  Karşıyaka Belediye Başkanı, kendisini istemediğinden o da buraya  geçmişti.

Utku Gümrükçü kardeşime bu konuda ricada bulunmuştum, ‘’ Kültür müdürü olarak Nail Çetin’i yanına al.’’ diye…

Ondan sonra da İ.A. Bey’e uğradık. Ben sormadan  ‘’ Elektriği henüz bağlanmadı. Sorun var o binada. Yeri değiştirdik. Engelliler Merkezinde açacağız. ‘’

Demez mi?

 

Belediyeye ait olan kullanılmayan binanın elektriği  bağlanmamış henüz. Üstelik, ünlü/ saygın ve rahmetli olmuş Gazeteci- Yazar Uğur Mumcu’muzun adını taşıyan bir kültür merkezi…Binanın  ruhsatının  olmadığını da öğreniyorum bu arada…

Bu, benim için bir öğrenme oldu. Araştırmacı- gazeteciliğin  bir numaralı ismini, adını vererek yaşatmayı bilen / değerbilir bir tutumla bahçesine de   büstünü diken belediye, koskoca binayı kültür merkezi olarak kullanamıyor. Elektrik sorununu çözemiyor.

Buna ne denir bilmem ki…

İşin başında beni Uğur Mumcu Kültür Merkezi’ne götürüp ‘ İçinize sindi mi? ‘  diye soran kişinin kütüphane yerini değiştirirken de yeni binaya beni götürüp ‘ İşte hocam,  kütüphaneyi açmak istediğimiz bina burası. Beğendiniz mi? ‘  demesi gerekmez mi?

Madem elektriği bağlı değildi o merkezin, o halde niçin o merkezi bana kütüphane ve aydınlanma evi açılacak yer olarak gösterdiniz?

Ayıp değil mi, çirkin değil mi bu?

Devam edecek.


Bu yazı 333 defa okunmuştur.



Recai ŞEYHOĞLU Diğer Yazıları
Köşe Yazarları
Çok Okunan Haberler
Anketimize Katılın
Henüz anket oluşturulmamış.
Namaz Vakitleri