27-06-2020 Fatma MARMARA (DURSUN)

Bolu İzzet Baysal Abant MTAL’nde, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nden Prof. Dr. Yasin Boylu, Abant Place ve Köşk Otelleri Satış & Pazarlama Müdürü Hikmet Yeşilkaya, okul Müdürü Ayhan Vural ve okulun eğitimcilerinin Telekonferans yöntemi ile katıldığı programın devamında, ilk olarak Covid-19 nedeniyle Gastronomi turizminde yaşanan olumsuz etkiler ele alındı.  Ardından sürecinin turizme ve sektöre ekonomik yönden etkileri, eğitime etkileri, sürecin toplum üzerindeki etkilerine değinildi.

Otellerde yeni kurulan düzenlemeleri gözlemlediğini vurgulayan Müdür Ayhan Vural; “ Gittiğim bir otelimizde açık büfeyi tamamen duvarın kenarına yaklaştırmışlar ve 1 m. yüksekliğinde cam panel, perde yerleştirmişler. Oradaki müdürle görüştüğümüzde şunları ifade etti. ‘Hocam çok fazla eleman bulunduracağız. Müşteri geldiği zaman açık büfeden kendisinin istediklerinin servisini biz yapacağız.’dedi. 1,5 m. aralıklarla sosyal mesafe ayarlamışlar. Her tarafa dezenfektan ve maskeler koymuşlar. Tabi bu önlemler içerisinde de restorana ilk girdiğinde kişinin sanki orada Corona varda millet bundan kaçıyormuş gibi bir görüntü oluşturuyor. Tabi bu da Gastronomi turizmi açısından yiyecek içecekle ilgili büyük sıkıntı oluşturuyor. Bu sorun çözülebilecek mi? Gastronomiyle ilgili bu mesele nasıl olacak?

Soruyu yanıtlayan Müdür Hikmet Yeşilkaya; “Bolu’ya gelen, Abant’a gelen, bizim bölgemize gelen her misafir çok kaliteli bir yemek istiyor. Yani bu Bolu’muzun öne çıkan marka değeri aşçılık biliyorsunuz ve gastronomi noktasında sizlerinde güzel çalışmaları ve bu noktalarda bazı çalışmalarınıza bizde katıldık. Şimdi zor bir süreç, çok haklısınız. Yani otele giriş anından itibaren ateş ölçmeye, maske vermeye başlıyorsunuz. Dezenfektanlarla sunumlar yapmaya çalışıyorsunuz. Büfelerimiz camlarla kaplandı. Yani her yemek sunumlarını aşçılarımız, personelimiz kendileri verecekler. Misafirimiz seçecek, isteyecek. Bizim bu bölgelere gelen yoğun taleplerin başında, yemek noktasında, yani memnuniyet konularının başında gelen yemek faktörü vardı. Çoğu misafirimiz bize yemeklerimiz güzel diye geliyordu. Şimdi sunumlarda yiyecek, içecek ekibimize hijyen eğitimleri ve Covid-19 sürecinde yapılması gerekenlerle ilgili 1,5 aydır sürekli eğitimler alıp veriyoruz. Özelliklede bu yetki belgesi olan büyük kurumlar nezaretinde oluyor. Onların eğitimcileriyle profesyonel bir çalışma yapıyoruz. Sizin belirtmiş olduğunuz gibi zor bir süreç bizi bekliyor. Ama şu üç kural tabii ki maske, mesafe ve temizlik bu üç ana başlık üzerinde çalışmalarımızı yürütüyoruz. Mesafelerimizden dolayı restoranımızın kapasitesi küçüldü. 400 kişilik bir restoran şuanda 200 kişiye kadar düştü. Çünkü 1,5 m. ara mesafeler koyuyorsunuz. Koymanızda gerekiyor. Çünkü mecbursunuz ve genelgelerde o alacağınız önlemler içerisinde bunlar tek tek madde madde yazılmış. Eğer yapmazsanız güvenli turizm belgesini alamıyorsunuz.”diye belirtti.

Covid-19 sürecinin turizme ve sektöre ekonomik etkileri ile ilgili soru yönelten Müdür Ayhan Vural; “Bu sene tabi turizmden çok fazla bir şey beklenmiyor. Herkes idare etme noktasında. Önümüzdeki yılda bu bu şekilde devam ederse bununla ilgili bütün dünyada gelişmeler nasıl olur. Turizm sektörü nereye gider? Bununla ilgili genel bir değerlendirme alabilir miyiz? dedi.

Krizlerle yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor diye belirten Prof. Dr. Yasin Boylu; “Her yıl bu kadar büyük çaplı olmasa da krizlerin içerisinde yaşıyoruz ve sektör krizlerin içerisinde faaliyet sürdürüyor. 2021 için şimdiden bu stratejilerin belirlenmesi gerekiyor. Yani burada hem işletmelere hem devlete hem de TÜRSAB gibi kuruluşlara iş düşüyor. Şunu gözlemliyorum, ülkeler muhafazakâr davranıyorlar bu konularda. Yani Almanya’dan Rodos’a uçuş olup ta Dalaman’a uçuş olmaması gibi.”diye ifade etti.

Covid-19’un eğitim üzerindeki etkilerine değinen Müdür Ayhan Vural konuklara; “Turizm eğitimi alan öğrenciler bu durumdan nasıl etkilendi? Üniversitelerdeki sınavlar, mezuniyet durumları, 2.dönemle ilgili YÖK’ün almış olduğu kararlar neler? Bu mezun olacak durumda olan öğrenciler bu sene mezun olabilecek mi? sorusunu yöneltti.

Covid-19 salgını başladığında YÖK’ün çok hızlı bir şekilde bazı adımlar attığını belirten Prof. Dr. Yasin Boylu; “Bizim üniversitenin hazırladığı bilgilendirme kitapçığı gibi kitapçıklar hazırlandı. Bütün akademik personele, idari personele, öğrencilere dağıtıldı. Zaten 1.dönem bitmişti. 2.dönem de bu tatille birlikte kısmen uygulanan bir sisteme geçildi. Bu aslında uzun zamandır vardı, açık erişim, bilgiye ulaşım, dijital dünya gibi konular. YÖK’ün sayfasında, Mart ayında 1.005.000 (1 milyon 5 bin) civarında test indirme işlemi yapılmış. YÖK’ün ulusal test merkezinden Mayıs ayında bu rakam 2.116.000’e (2 milyon 116 bin) çıkmış. Toplamda ise 4.952.000 (4 milyon 952 bin) test indirilmiş. Kargo şirketlerinin en çok taşıdıkları kargolar arasında kitaplar hatırı sayılır bir yer işgal ediyor. YÖK bu işlerle ilgili bazı kararlar aldı. Bunlardan bir tanesi yurtdışında okuyan Türk öğrencilerle ilgili kararlar. Erasmus gibi programlarla yurtdışında bulunan Türk öğrencilerle ilgili kararlar. Kongre, sempozyum gibi etkinliklerin dijital ortamda yapılması yönünde uygulamalar. Geç mezun olabileceklere bazı haklar tanındı.”dedi.

Bazı derslerin önceden de dijital ortamda zaten verildiğini vurgulayan Prof. Dr. Yasin Boylu; “Özellikle Türk dili, İnkılap tarihi, 1.sınıf İngilizcesi gibi dersler dijital ortamda veriliyordu. YÖK’ün bunlarla ilgili %30 tavan sınırı vardı. ‘Toplam derlerin %30’u uzaktan eğitimle dijital ortamda verilebilir’ diyordu YÖK, bunu % 40’a çıkardılar, bu pandemi süresinde. Önümüzdeki süreçte toplam derslerin %40’ı kadar uzaktan eğitimle ders verme süreci olabilir. Kalabalık derslerin mutlaka gruplara bölüneceğiyle ilgili de YÖK’ün aldığı kararlar var. Uzaktan eğitim merkezi olmayan üniversite pek kalmadı. Birde bunlarla ilgili YÖK’te yine ayrı bir birim oluşturuldu. Sınavlar ve dersler dijital ortamda yapıldı. Eğer üniversitenin kendi sistemi varsa, o sistem üzerinden, bizim üniversitenin böyle bir sistemi yoktu, Anadolu Üniversitesi üzerinden sistemi kullanılarak dersleri verildi. Öğrenciler derslerin yanında bazı sınavlara proje hazırlayarak tamamladılar. Covid-19 nedeniyle YÖK öğrencilere kayıt dondurma hakkı verdi bir defaya mahsus olmak üzere. Öğrencilerin stajları esnetildi, iptal eden fakülteler oldu. Özellikle yüksek lisans, doktora yapanlarda tez savunması boyutu vardı. Bu tez savunmaları enstitüde, tez savunma odalarında yapılıyordu. Bu pandemi süreciyle birlikte bunu da online platforma taşıdılar. Böyle bir etkisi de oldu. Ben otellerin pandemi öncesi dönemden çok daha güvenli olduğunu düşünüyorum, bu Corona free sertifikasıyla birlikte. Otellerle ilgili, yiyecek içecek işletmeleriyle ilgili böyle önemli bir problem görmüyorum. Önemli olan turist akımını gerektiği şekilde yönlendirebilmektir.”diye ifade etti.

Devam edecek.

 


Bu yazı 1125 defa okunmuştur.



Fatma MARMARA (DURSUN) Diğer Yazıları
Köşe Yazarları
Çok Okunan Haberler
Anketimize Katılın
Henüz anket oluşturulmamış.
Namaz Vakitleri