MESLEKTE YOL HİKÂYELERİ

Fatma MARMARA (DURSUN)

İzzet Baysal Abant Mesleki Teknik Anadolu Lisesi “Kariyer Günleri” 4. Programında, Okulun Konaklama ve Seyahat Hizmetleri Öğretmeni Bülent Yalçın’ın moderatörlüğünde gerçekleşen ‘Otelcilik Sektörünün Dünü, Bugünü, Geleceği’ konulu panelde, Vonresort Genel Müdürü Özlem Özcar ve Gazelle Resort Otel Genel Müdürü Ahmet Demir mesleklerinde şuan ki konuma nasıl geldikleri, ne şekilde çaba sarf ettiklerini, yaşadıkları deneyimlerini yani başarıya giden yol hikâyelerini geleceğin şeflerine anlattılar..

Vonresort Abant Otel Genel Müdürü olan Özlem Özcar 1971 yılında Bolu’da dünyaya gelmiş. Bolu Atatürk Lisesi’nden 88 yılında mezun olduktan sonra hukuk fakültesini çok istemesine rağmen puanı yetmemiş. 2 sene denedikten sonra “Madem ben bir hukukçu olamıyorum, bir avukatın yanında çalışayım” demiş ve 3 yıl çalışıp, hukuk nedir, hukukta neler oluyor gibi konularda kendi kişisel gelişimine katkılar sağlamış. Sonrasında bir vesileyle şu anki adıyla Vonresort Abant Otele 1993 yılında santral görevlisi olarak işe başlamış.

Başarıya giden yol hikâyesindeki deneyimlerini öğrencilere aktarmaya devam eden Genel Müdür Özlem Özcar; “Geçen meslek hayatımda her şeye kulak vererek, dinleyerek, burada neler oluyormuş diye bakarak kendimi geliştirmeye devam ettim, o günün çalışma ortamında. Bir otelde kalmak, kısa süreli ailemizle yaptığımız tatillerden ibaretken, bir otelde çalışmanın neler olduğunu öğrenerek, ilgi alanlarımı genişleterek, sırasıyla muhasebe, ön muhasebe yaparak, sonrasında bir boşluktan ben bu işi yapabilirim diyerek devam ettim. Ön büro müdürlüğüne talip olarak, bundan çekinmeyerek, bunu isteyerek, başarısızlığı bile belki göze alarak ama başarmak adına azimle geldiğim bu yolda şuanda otelimizin genel müdürüyüm. 26-27 yıldır da aynı şirketler topluluğunda görev alıyorum.”

Bolu’da eski adıyla Petroclub olan otelde görevlerini sürdürüp, ardından yine şirketler topluluğunun Antalya’daki otellerinde görev almak üzere 2006 yılında memleketinden, kuzey iklimlerinden güney iklimlerine gittiğini anlatan Genel Müdür Özlem Özcar; “Antalya Side Çolaklı mevkiinde bulunan otellerimize, daha internasyonel daha debdebenin daha görkemli yapıların olduğu Antalya’daki turizm memleketine gittim. Buradaki görev alanlarımda iç turizmin, iç pazarın satış müdürlüğünü yaparken pek çok seyahat acentemizle tanıştıktan sonra yine şirketler topluluğumuzun farklı bir yatırımı olan bir 5 yıl sonrasında Gezinomi turizm tur operatörlüğünün ilk startapında, bir kuruluşunda görev almak adına bu işe de yönetim kurulumuz beni istedi. Bende korkmadım ve talip oldum. Yollara koyularak tek tek tüm acentelere Gezinomiyi anlatarak bu 10 yıllık serüvende tekrar buradaki otelimize gelinceye kadar oranın satış, operasyon, aynı zamanda online kanallar satış müdürlüğünü yaptım.”

2019 Mart ayı itibariyle de tekrar Bolu Abant’taki görevine geçiş yaptığını belirten Genel Müdür Özlem Özcar; “Bolulu olduğum içinde tekrar memleketime bir geri dönüş söz konusu oldu. Meslek hayatımda bir işim olsun diye başladığım, şuan hayatım olan, yaşadığım, kendimi bulduğum, çok sevdiğim, kendimi en iyi ifade edebildiğim bir işle bugünlere gelebildiğim için çok şanslıyım. Sizlerin okuduğu bu okulu, belki ben liseden mezun olmadan, ortaokul çağlarında bu bilincimiz olsaydı, turizm nedir bilseydik, şuanda oturduğunuz sıralarda oturmayı ve bunun da bir akademik bilgisini almayı çok çok isterdim. Onun için burada otururken okuduğunuz, gördüğünüz, tanıştığınız her şeyin kıymetini bilmenizde çok büyük fayda var. Keşke bende o yollardan geçebilseydim. Kendimi getirdiğim noktada şuanda sizlerle burada ve karşınızdayım. Ümit ederim kendi yol hikâyemde, kendi meslek hikâyemde gördüğüm ve duyduklarımla bugün size kısada olsa bir fark yaratabilirim.”dedi.

1966 Bolu doğumlu, İlk, orta, lise öğrenimini Bolu’da tamamlayan, İzzet Baysal Abant Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 2.mezunlarından olan ve şuan Gazelle Resort Otel Genel Müdürlüğü görevini yapan Ahmet Demir; “Çok zahmetli günlerimiz oldu, çok farklı emekler var burada. Bu emeklerin tabii ki bugünlere taşınması bizi çok mutlu ediyor. Okulu bitirdikten sonra staj olanakları için bu kadar yoğun ve istekli oteller yoktu. Siz kendiniz araştırıp, kendiniz buluyordunuz, yakın ve yerleri uzak yerleri. İlk stajımı Bolu Çizmeci motelde 2.stajımı Akçakoca Yeni Çınar otelde yaptım ama şuan ikisi de yok. Kapatıldı tesisler. Resepsiyon, muhasebe o zamanki isimleri öyleydi, şimdi konaklama olarak adlandırılıyor. Staj döneminin bittiği dönemlerde, biz Kartalkaya’da bir otel varlığını öğrendik. Dediler ki müracaat edin belki ortam olur. Mezun üç arkadaş birlikte müracaat ettik, üçümüzde ilk görüşmede işe alındık. Çünkü otelcilik okulundan da ilk gidenlerdik biz oraya. Bizi çok iyi karşıladılar. Kışlık bir otel olduğu için Ekim ayında gittik, 23 Nisan’da otel kapanıyor. Otel kapanırken, otelin sahibi; ‘Ben seni sevdim, sen burada kal.”dedi. Biz o günden beri bu işletmede devam ediyoruz. Ara ara belki farklı ticari denemelerimiz olmasına rağmen yine aynı çatı altında devam ediyoruz.”

Bu meslekte ilk başlangıcın santralden geçtiğini, karşı tarafa iyi günler, günaydın, iyi akşamlar demekle başladığını vurgulayan Genel Müdür Ahmet Demir; “Sonraki süreçte siz kendinizle, sistemle ve etrafınızla ne kadar alakalıysanız kişiler sizi görüyor, destekliyor, siz istiyorsunuz, bir yerlere geliyorsunuz. Hani kısa sürede kazanılan başarılar değil, emek verilerek kazanılan başarılar. Yaklaşık 15 yıldır bu işletmede 3. tesislerinde genel müdür olarak devam ediyorum ama süreç olarak baktığımızda Dağ otelciliği, deniz otelciliği, şehir otelciliği, doğa otelciliği kavramları o kadar farklı ki eğer staj yapma tercihlerimizi yaparken farklı kategorilerdeki otellere de giderseniz bunların size fayda vereceğini düşünüyorum. Çünkü çalışma olarak hepsinin birbirinden farklı özellikleri var. Konsept olarak dağ otelciliğinde çalışıyorsanız o zaman müşteri portföyü, idare şekli mutlaka bir deniz otelciliğinden, bir şehir otelciliğinden çok farklı hem bunu yaşamış, görmüş olursunuz. İkinci tercihiniz bana göre aynı yer olmasın ya deniz olsun ya şehir olsun. Mutlaka bu değişimi de kendi içinizde yapın. Kendinizce daha iyi yaptığınız konular ne derseniz Her zaman için bir sonraki adım için karşınıza gelebilecek her şeyi bir önceden düşünüyorsunuz ya da takip ediyorsunuz.”

Şuan akıllı telefonlar sayesinde anne, baba, yakın arkadaş hariç hiç kimsenin telefon numarası hafızalarda kalmadığına dikkat çekerek konuşmasına devam eden Genel Müdür Ahmet Demir; “ Ama bundan önceki yıllarda sizin hafızanızda en azından 100 tane telefon numarası ezbere olması gerekiyordu. Çünkü bir yerleri karıştırıp, onun adına bunun telefon numarasına bakmadan direk çevirmeniz gerekiyordu ki bu zamanınızı en iyi kullanmak amacıyla kazanılan alışkanlıklar. Benim en çok dikkat ettiğim şey, işletme olarak tercih ettiğimiz müşteri portföyünü takip etmek. Bu insanlar ne iş yapar, ne görevler yapar, hangi firmalarda çalışır, hangi işin sahibi, buna varıncaya kadar kendinizce bir araştırma yapmalısınız. Gelen kişilerin başarı düzeyleri sizi de kamçılıyor, onlarla diyalogunuzu daha dikkatli daha anlamlı kılıyor. Çünkü onlar gibi düşünmeye çalışıyorsunuz ya da onlar gibi hitap etmeye çalışıyorsunuz ki arada iletişimi kolaylaştırmak, daha düzgün daha olumlu hale getirebilmek için. Onların isteklerini daha önceden algılayabilmek için. Kendimizde de bunlar çok etkili oldu ki başardığımızı da düşünüyorum. Kartal Otel, Grant Kartal ve Gazelle Otel bunların hepsinin oluşumunda vardık. Son iki otelin başlangıcından bugüne devam ediyoruz. Eğer nasip olursa ve böyle bir işletmede çalışırsanız yeni başlayan bir tesiste çünkü sizin bundan sonraki hayatınız hem kalıcılık noktasında anlamlı hem de size karşılıklı verdiğimiz değerler açısından da önemli. Sahiplenme vurgusuyla sizin çocuğunuz gibi oluyor bu işletmeler, bırakıp gidemiyorsunuz. Çünkü aranızda bir bağ oluşuyor. İnşallah umut ederim sizinde böyle güzel işletmelere hizmet etme şansınız olur.”diye belirtti.

‘Otelcilik Sektörünün Dünü Bugünü ve Geleceği’ konulu panelde, bundan 20-30 sene önce başlayan insanlar olarak ne gibi değişiklikler meydana geldiği sorusunu üzerine Genel Müdür Özlem Özcar, İlk başladığı günden bugüne kadar teknolojik olarak ve bakış açısı, mental olarak çok büyük değişikliklerin olduğunu belirterek; " O günkü adı Petroclüp, clüp deyince hani böyle içkili, namüsait bir yer sanılıyordu.. O günden bugüne evrilen hayatımızda artık otelde, otelcilikte bayanlarında etkisinin ve çalışma hayatında var oluşunun fazla olduğu bir yere evrilmiş vaziyette. Artık seyahat edebilen, bir otelin işleyişinin neler olduğu konusunda bilinçaltımızın, bakış açımızın daha pozitif olduğu bugünlere gelmiş vaziyette. En başta mental olarak böyle bir fark artık var.”

“Santral olarak başladığımda da hayatımda belki gördüğüm en karışık makineyle yüzleşmek durumunda kalmıştım.”diyerek sözlerine devam eden Genel Müdür Özlem Özcar ; "Çünkü birçok tuşu vardı ve o tuşlardan aktarma vardı. Elimizde tek bir telefonla, işimizi tuşlayarak bir yerlere aktarıyor, bir yerlerde bekletiyordum, arkadan bir çağrı geldiği için. Hayatımın belki en komplike, belki en öğrenilmez diye düşündüğüm, çok soğuk terler akıttığım dönemi 93'lü yıllardı. Daha bilgisayar hayatımızda yoktu, birçok şey manüeldi. Yazışmalarımızın birçoğu da daktiloyla yapılamaktaydı. Daktilolar belki mekanik değil elektronikti ama yinede bir daktilo vardı. Bazı yazılar acentecilik nedir gibi bunlar hayatımızın içinde olan olgular değildi. Her şey bir olgunlaşma süreci gerektiriyor. Onun için hiçbir şeyden korkmadan üzerine giderek, bir makinenin sizden çok güçlü olmadığını idrak ederek, bugün bile çok komplike makineleri kullanmak zorunda kalabiliyoruz.”

Her şeyin başında çalışmayı istemek olduğunu vurgulayarak konuşmasına devam eden Genel Müdürü Özlem Özcar ; "Ben hayatımda hep şöyle düşündüm, çalışmaktan başka çare olmayabilir. Çünkü ayakta ve hayatta kalmam için kendime yetebilen, kendimi bu süreç içinde ayakta tutabilmek adına çalışmam gerektiğini biliyordum. Belki şuanda oturduğumuz sıralarda maddi imkânlarımız, bazı rahatsızlıklarınız, iş hayatınızla ilgili bazen kırılma noktaları, bazen çalışamayacağım, diyebileceğimiz noktaları getiriyor da olabilir ama lütfen bunu söylemeyin. Çalışmak ve üretmek çok keyifli ve çok güzel, dolayısıyla startap yaptığım noktada makinenin beni ele geçirmeden benim onu çözmem gerektiğini bildiğim için şuanda ki geldiğimiz o özgüvenlerde bunları hep adım adım aşmamız ve o süreçleri hata da yapsak, hatayı bir kez daha yapmadan, korkmadan ama hatayı da sürekli tekrarlamadan gittiğimiz bu yolda bu günlere gelerek, o edindiğimiz yoldaki özgüvenli, şuanda bir otelin yöneticisi olduğunuzda santraldeki bir kaosun ne demek olduğunu bilirseniz, o çözümü kolay üretmenize sebebiyet verebiliyor. Dolayısıyla benim startap noktam, bugüne kadar geldiğim yolda bana birçok kazanımlar getirdi. O günlerde belki köşeye sıkıştıran konulardı santrallerdeki durumlar ama hayat ne kadar köşeye sıkışsanız da çıkmayı başardığınız her şey sizin güçlenmenize sebebiyet veriyor.”

Proje Okulları ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığı’nın Sektörle İşbirliği toplantısında, otellerdeki bölümler arttıkça okullardaki departmanlarında, okuldaki sınıflandırmanın da artacağı göz önüne alındığını vurgulayan Genel Müdür Ahmet Demir; “Öğrenci seçimi yapılacak. Belki siz şanslısınız bu okula kolay girdiniz ama bundan sonraki süreçte bu okula kolay girilemeyeceğini biliyorum. Hem yazılı hem sözlü mülakatla girilecek. Eğitmenlerinde mesleki bilgisi, yabancı dil bilgisi çok iyi değilse bu okulda olamayacak, dışarıdan eğitici desteği olacak. Bu eğiti desteği sektörün içinden olduğu gibi işini en iyi yapan insanda sertifika alarak, burada ders verebilecek. 4 tane yabancı dil eğitiminiz olacak. Buradan, bunları aldığınız zaman, zaten siz aranan nitelikli çalışan olacaksınız. Bu da zaten sektörün en çok ihtiyaç duyduğu konu ve İngilizce yanında dil olarak Çince dilinizde olacak çünkü dünyanın gelecekteki turist sayısını en çok katlayan ülke Çin.”

“Okulda müfredatla ilgili bilgilere haiz oluyorsunuz ama iş hayatı karşınızda sizi aldığı, sürekli ders verdiği bir ortam maalesef değil.” diyerek konuşmasını sürdüren Genel Müdürü Özlem Özcar; “ Orada var olabilmeniz ve aradan sıyrılabilmeniz için kendinize yatırım yapmanız çok çok önemli. Bugün dünyanın neresine giderseniz gidin yanınızda götürdüğünüz tek şey kendinizsiniz ve yetenekleriniz. Gittiğiniz yere tek kıyafetle de gitseniz, orada yüzlerce kıyafet alabilme yeteneği yine size bağlı. Burada ben kendi geliş hikâyemde 95’li yıllarda İngilizce kursuna gittim. Burada çok kullanamasam da Antalya’ya gittiğim zaman iletişim kurmak için gerekliliğini gördüm. Şuan algılarınız açıkken iki dilinizi öğrenin. Çin ekonomisi artık Amerika’nın da ekonomisinin üzerinde, bırakın bu mesleğinizi yapmayı, başka mesleklerde bile karşınıza çıkacak olan şey yabancı dil.”diye belirttiler.

İzzet Baysal Abant Mesleki Teknik Anadolu Lisesi “Kariyer Günleri” 4. Programında Vonresort Genel Müdürü Özlem Özcar ve Gazelle Resort Otel Genel Müdürü Ahmet Demir, meslekteki kendi yol hikâyeleriyle ‘Otelcilik Sektörünün Dünü Bugünü ve Geleceği’ konulu panelde, geleceğin şeflerine ışık tuttular.

Saygı ve sevgilerimle…

Fatma Marmara

Bu yazı 2255 defa okunmuştur.

Fatma MARMARA (DURSUN) Diğer Yazıları