05-06-2022 GASTRONOMİ

TÜRKİYE'NİN GENETİK KAYNAKLARI TEHLİKE ALTINDA

Tohum Platformu son günlerde basında sıkça yer alan 7 bin yıllık buğday ile kuraklığa çözüm bulundu, ata tohumları ile dünyayı doyurabiliriz türünden açıklamalarıyla ilgili durum değerlendirmesi yaptı.

 TÜRKİYE'NİN GENETİK KAYNAKLARI TEHLİKE ALTINDA

Tohum Platformu Kurucularından Prof. Dr. Nusret Zencirci ve Prof. Dr. Fahri Altay tarımın öneminin giderek anlaşılması nedeniyle kötü niyetli olmasa da herkes konuya ilgi duyup kendi çapında destek olmaya çalışıyor. Tüm bu çabalar kıymetli olmakla birlikte Türk tarımının geleceği için gerek kaynakların etkin kullanımı gerekse genetik kaynakların kaybolmasına yönünde çeşitli tehlikeler içermektedir diyerek açıklamalarda bulundu.

 Prof. Dr. Fahri Altay, son günlerde uzman olmayan kişiler tarafından yapılan açıklamalar insanların tarım konusundaki hassasiyetlerinin kullanılmasına neden oluyor. Bu tarz açıklamalara müdahale edilmezse gelecekte Türk tarımı çok zarar görecek diyerek tehlikenin büyüklüğüne dikkat çektiği açıklamasında;

“7 BİN YILLIK BUĞDAY YENİDEN ÇİMLENDİRİLEMEZ”

“Öncelikle geçen haftalarda basında sıkça yer alan 7 bin yıllık tohum ile kuraklığa çözüm getirildi haberi doğruyu yansıtmamaktadır. Tohumlar belirli bir nem ve sıcaklığın sağlandığı laboratuar ortamlarında yani gen bankalarında muhafaza edilebilir. Gen bankalarında da çeşitli yıl aralıklarında tohumlar tekrar tekrar çoğaltılır. Yoksa küpte ya da sandıkta bulunan tohumlar çeşidine göre değişmekle beraber 5 – 10 yıldan sonra kullanılamaz. Çünkü tohumlar canlı varlıklar olup her canlı gibi solunum yaparlar. Bir sure sonar ölürler. Hali hazırda hiç bir teknoloji ölü tohumların yeniden yeşerilmesini sağlayamaz. Bu anlamda yapılan açıklamalar gerçeği yansıtmamaktadır. 7 bin yıllık buğday yeniden çimlendirilemez. Hatta geçmişte kömür içerisinde bulduk canlandırdık denilen tohumlar da gerçeği yansıtmamaktadır.

 YABANCILAR TOHUM TAKASLARI KULLANIYOR

İnternet siteleri bile 15 TL'ye tohum satıyor. Yabancılar bu tohumları satın alırsa kaynaklarımız yurt dışına çıkar. Biyogüvenlik yasaları çerçevesinde resmi tohumculuk şirketleri hariç hiç kimse ne tohum satabilir ne de çoğaltabilir. Başka bir tehlike de bu tohumların zaten pusuda bekleyen yabancıların eline geçmesi olacaktır. Geçmişte tarihi eserlerimiz gibi tohumlarımız da kaçırıldı, son yıllarda benzer bir durum için Tohum Takas şenlikleri bir paravan olarak kullanılıyor olabilir. Hiç bir yetkisi olmayan insanlar köylerde tohum topluyor ilgili kurumların buna bir dur demesi lazım. Maalesef bu tarz dolandırıcılar köyleri dolaşıp verimli tohum diye işi bilmeyen üreticileri dolandırmaktadır. Son yıllarda tohum, mazot gibi tarımsal girdilerde yaşanan fiyat artışları çiftçileri çeşitli arayışlara ittiğinden fırsatçılar çiftçinin köylünün parasıyla oynamaktadır.”

 KURAKLIĞA DAYANIKLI TOHUM BULDUK KANDIRMACASI

Prof. Dr. Nusret Zencirci; “Tohumların kuraklığa dayanıklı olduğu konusu da gerçeği yansıtmamaktadır. Her tohumun kuraklığa karşı belirli bir mukavemeti olur. Kuraklığa karşı mukavameti olsa da verimi düşük olabilir. Haberde adı geçen buğday halk dilinde Peygamber buğdayı, Dallı buğday veya Kaba tahıl olarak bilinmektedir. Makarnalık buğdayın akrabası olan yabani bir türdür. Geniş arazilerde ekim yapan gerçek üretici tohumunu küpte ya da sandıkta saklamaz. Her şeyin bir usulü var. Hikaye anlatır gibi sandıktan tohum çıkardık söylemleri doğruyu yansıtmaz. Adı geçen buğday; ekmeklik bir buğday çeşidi değildir, besin değerleri de düşük olduğundan köylüler tarafından tohum olarak saklanmaz, sadece hayvan yemi olarak kullanılabilir. Dane irilikleri düzensiz olduğundan verimli bir tür değildir. Gösterişli görünümü, uzun boyu çok verimliymiş gibi algılanmasına neden olsa da sap kalınlığı nedeniyle iyi saman bile olmaz.

TARIM TOPRAKLARI HASTALIK RİSKİ ALTINDA

İstilacı hayvan ve bitki türleri tarıma çok ciddi zarar veriyor. Haberde geçen çeşidin pas hastalıklarına karşı hassasiyeti olduğu için her yere hastalık bulaştırabilir. Halkımız maalesef köydeki her tohumun çok değerli ve hastalıksız olduğunu zannediyor. Bu tarz buğdaylar Türk tarımını kurtarmak bir yana dursun kıtlığa ve büyük bir kıtlığa sebebiyet verebilir.

ATA TOHUMU KAVRAMI YANLIŞ KULLANILIYOR

Bir başka yanlışta kullanılan Ata tohumu ifadesi. Kimin ne maksatla söylediği belli olmayan bir kavram Tohum ve tohumculuk işlerinde bu terim yerel çeşit kelimesi ile karşılanmaktadır. Islahçısı belli olmayan ve uzun yıllardır bir yerde veya bir bölgede ekilip biçilen çeşitleri ifade etmek için kullanılır. Ata tohumu 3 milyon yıl evvel buğdayın 7 kromozom sayısına sahip zamandan kalma haline denir. Ondan sonra buğday zaman içerisinde farklılaşarak en sonunda 10 bin yıl önce bu günkü hali olan buğdaya dönüşmüştür. Buğdayın atası milyonlarca yıl önceye dayanır. Birileri bu genetik yapıyı çözemediği için 50 yıl, 100 yıl evvelden beri kullanılmış çeşitlere ata, atalık diyor, maalesef bu işi fantezi peşinde koşan kurumlar körüklüyor.

ATA TOHUMU AÇIKLAMALARI HURAFE

Basın maalesef uzman olmayan kişilerin yaptığı bu türden çalışmaları kahramanlık olarak yansıtıp halkın sağlıklı beslenme bilinciyle de oynuyor. İnsanlar ata tohumu (yerel çeşit) tohumu yiyince sağlıklı olacaklarını düşünüyorlar, açıklamalar bilimden uzak hurafelerle dolu. Sözde ata tohumlarının şeker hastalığına, çölyak daha birçok hastalığa iyi geldiğini yazan açıklamalar doğruyu yansıtmıyor.

 ETİKETLERDE GENETİĞİ BOZULMAMIŞ BUĞDAY YAZISI ÇOK YANLIŞ

Etiketlerde yazan genetiği bozulmamış buğday ibaresi de gerçeği yansıtmıyor. İnsanlar sanki tüm buğdayların genetiği bozulmuş olduğuna ikna edilmeye çalışılıyor, köylünün ektiği sertifikalı tohumlara düşmanlık yaratılıyor. Yanlış bilgiler elden ele dolaşıp Türk tarımının geleceği hurafelerle bozuluyor.”

 ATA TOHUMU EKMEK YASAK

 Prof. Dr. Nusret Zencirci; “Ata tohumu ekmek, biriktirmek yasak değil, maalesef halkı yanlış yönlendiren çeşitli çevreler var. Sertifikalı tohum kullanmayı özendirmek için yapılan çalışmaları baltalamak için ata tohumu ekmek yasak gibi bir söylem geliştirdiler. Sertifikasız tohumların satışı yasaklandı. Nedeni tarımda verim ve kalite standardını sağlamak.

BU GİDİŞLE BUĞDAY İTHAL ETMEK ZORUNDA KALACAĞIZ

Zaten iklim kriziyle uğraşan tarım endüstrisinde bu tarz çalışmalar verimin düşmesine neden olacağından buğday ithal etmek zorunda kalabiliriz.

 TOHUM TAKASLAR TÜRK TARIMI İÇİN TEHLİKE

GENETİK KAYNAKLAR TEHLİKE ALTINDA

Kontrolsüz tohum takasları hastalıkların yer değiştirmesi her yere taşınmasına neden olacağı gibi aynı zamanda da gen kaynaklarının uzun vadede bozulmasına neden olmaktadır. Şöyle ki; yıllardır aynı yerde ekilen yerel çeşitlerin başka yerlere taşınmasıyla farklı iklim ve coğrafi özellikler sebebiyle bilerce yıllık genetik özellikleri dejenere olmakta değişmektedir. Bu da yerel çeşitlerin genetik zenginliğini olumsuz etkilemektedir. Sürekli tohum takaslar sağlıklı yerel çeşitlerin özelliklerinin kaybolmasına neden olacağı için ulusal gen kaynaklarının tehlike altına girmesine neden olacaktır. Bu çalışmalara dur demek lazım.

 KURUMLARIN DESTEKLERİ İYİ NİYETLİ OLSA DA BİLİMSEL TEMELDEN YOKSUN

 Çeşitli kurumlar maalesef konusunda deneyimli uzmanlar olmadan tohum, fide dağıtımı yapıyorlar. Dünyada büyük kurumlar tarafından yönetilen genetik kaynakların korunması ve iyileştirilmesi için yapılan çalışmalar çoğu zaman çok dar kapsamlı yapılırken içinde birçok yanlışı da barındırmaktadır. Belediye ve kurumlar tarafından yapılan harcamalar çoğu zaman boşa gitmektedir. Kurumlar desteklerini bölgede var olan Tarımsal Araştırma Enstitüleri'ne yaparlarsa daha bilimsel ve kapsayıcı çalışmalar yapılabilir.

 Bu olayın asıl üzücü kısmı ise 1925 yılından beri çalışan her türlü bilgi ve teknolojiye sahip Araştırma Enstitüleri ve Ziraat fakülteleri dururken, kim olduğu belli olmayan birilerinin, bazı basın-yayın organlarınca sanki bir mucize olmuş, bir kurtarıcı gelmiş gibi tanıtılması ve halkın istismarına zemin hazırlanmalıdır. Sanki bu ülkede bu konuları bilen kimse yokmuş gibi meydanın boş sanılması ve bir orta oyununun sahnelenmesi. 1980’li yıllarda Uşak Banaz’da, 1990’larda Bilecik Bozüyük’te, (Kaymakam ve Belediye Başkanının da rol aldığı tiyatroda.), birkaç yıl sonra Eskişehir’de görüldü. En son Marmaris ve Afyon Dinarda ortaya çıkan kuşkonmaz haber şimdide Diyarbakır’da görüldü. Basın mensupları, bir telefon yakınlığında ki uzmana ulaşıp danışmak yerine, günlece görüntülü yayın yapıp halkı yanlış yönlendiriyorlar. Bu kadar zor mu bir bilene sormak ve doğruyu halka aktarmak! Sonuç işte ortada, bir tek tohum 15 lira! Asıl haber bu olmalı” Haber: Fatma Marmara

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı bolu-koroglu-koop.jpg


Bu haber 952 defa okunmuştur.

HABERE YORUM YAZIN

DİĞER GASTRONOMİ HABERLERİ
Köşe Yazarları
Çok Okunan Haberler
Anketimize Katılın
Henüz anket oluşturulmamış.
Namaz Vakitleri